26 Mart 2011 Cumartesi

Thousand Years of Love (2003)




[caption id="attachment_332" align="aligncenter" width="640" caption="Thousand Years of Love - 2003  (1)"][/caption]

Bir başka So Ji Sub dizisi daha … Hikayemiz şöyle; günümüzden yaklaşık 1300 sene önce yaşamış bir prenses olan Puyeoju, tam da ordularının yenildiği krallığının yerle yeksan olduğu bir anda, bir takım mistik olayların gerçekleşmesiyle modern dünyaya gelir. Amerikan dizilerinde böyle bir hikaye olsa prenses bir hışımla yeni dünyaya adapte olur ve sonsuza dek mutlu yaşar. Burada durum tam tersi prenses inatla geri dönmeye çalışıp duruyor.  Prensesimiz çevresinde ise 3 ana karakter var.





[caption id="attachment_334" align="aligncenter" width="576" caption="Kim Chun Choo (2)"][/caption]

1. Esas Adam; onu modern dünyada ilk bulan ve oracıkta kara sevdaya tutulan gece klübü sahibi, amatör mafya adamı Kim Chun Choo. Dizinin bence ana karakteri, gülmekten öldürdü beni :) Prenses canının derdine düşmüş, geri dönmeye çalışıyor, bir dünya entrikayla uğraşıyor, ama bizimki hala prensesi normal bir kadın gibi elinde tutmaya kendine aşık etmeye çabalıyor. Çok da arabesk bir tarzı var, hem aşık hem gururlu hem de cahil. Olaylara bakış açısı ve adamlarıyla kurduğu diyalogları beni gülmekten yerlere yatırdı :)


Diğer iki karakterimiz ise prensesin yaşadığı her iki zaman diliminde de varlar. Prenses modern dünyaya düşüp tekrar onlarla karşılaşınca sırf bu yüzden bir daha şoka giriyor.





[caption id="attachment_337" align="aligncenter" width="576" caption="Kim Yu-suk/Fujiwara Tatsuji"][/caption]

2. Esas Adam; Kim Yu-suk/Fujiwara Tatsuji,  1300 sene öncesinde de şimdi de prensese kör kütük aşık olan kara prens. Çok kibirli ve acımasız bir o kadar da zengin, her bölümde dünya kadar viski devirdi o kadar zengin yani :P 20 bölüm boyunca çok kızdım ona, tam son bölümün ilk yarısında içim ısındı derken gene çok kızdım. Gerçi bu defa çocuğun bir suçu yoktu daha çok senariste söylendim ama olsun. Yine de her daim şansın ondan yana olmasını hiç sevmedim.






[caption id="attachment_338" align="aligncenter" width="512" caption="Ari / Kang In Chul"][/caption]

3. Esas Adam; Gelelim So Ji Sub’un oynadıği Ari/ Kang In Chul karakterine,  prensesin gerçek  aşkı. Prensese hep sonradan aşık oluyor. İçine kapanık ve hassas ama dışarıdan bakıldığında kendini hep kalendar biri gibi göstermeye çalışıyor. Üstelik dizideki en şansız karakter, ailesi ölmüş, bir başına yaşam mücadelesi veriyor. Parasızlık nedeniyle toplumun alt tabakasında takılıp kalmış, Fujiwara gibiler yüzünden sürekli aşağılanıp gururu incinse de, yüzünü düşürmemek adına yüzünden alaylı gülümsemesini hiç eksik etmiyor.



O yüzden ne zaman yüzünde acı bir gülüş belirse içim parçalandı. Ağlasa bağırıp çağırsa daha az üzülürdüm ama kalbi kırılsa bile yalnızca acı acı gülümsemekle yetiniyordu. Prensesi çok sevse de ona layık olmadığını düşündüğü için hep kendisinden uzaklaştırmaya çalıştı. Diğer bir aksilikte prensesle bir türlü aynı dili konuşamamasıydı, dizi boyunca birbirlerini sürekli yanlış anladılar, boş yere üzüldüler, beni de verem ettiler :)




Neyse ki adamım Kim Chun Choo beni her defasında güldürmeyi başardı. Zaten dizi, Kang In Chul -Fujiwara Tatsuji’nin başına gelenler ve Kim Chun Choo’nun başına gelenler diye ikiye ayrılıyor.  Bir taraftan üzülürken bir taraftan da bir hayli gülüyorsunuz. Özelliklede 16. bölümde geçen şu sahnede koptum :)





[caption id="attachment_341" align="aligncenter" width="512" caption="-Aşk neşeli bir kelebektir ( Kore Yerel Şarkısı)"][/caption]

2002 yılı yapımı olduğu için görüntü şimdiki (!) Japon dizilerinin kalitesine sahip ama yine de rahatsız etmiyor. İzlemek isterseniz şu adresten ulaşabilirsiniz.


İyi seyirler…


 EDİT: Diziyi izleyip bitirenler için 2003 SBS Drama Ödülleri töreninden birde bir video paylaşacağım burdan :) Dizinin sonunda kahramanlarımızın başına neler geliyor bununla ilgili bir parodi gösterilmiş törende :) İzlerken çok eğlendim, umarım sizde seversiniz :D


2003 SBS Drama Awards


Kaynaklar


(1) www.chabori.blogspot.com

(2) www.sinemalar.com

6 yorum:

  1. Anlaşıldı, sen bütün So Ji Sub külliyatını elden geçirmeden rahat edemeyeceksin kaktüscüm :D Ama seni gayet iyi anlıyorum; ben de bir ara Lee Min Ho ve Song Joong Ki dizilerine sardırmıştım, dizi değil aktör seçiyordum yani, haha :D :D

    Ama bu dizi bahsettiğin kadarıyla çok ilginç görünüyor. Hem tarihi, hem modern, hem fantastik :) İzleme sıramda yukarılara aldım bile, çok teşekkürler tanıtım için!! ;)

    YanıtlaSil
  2. Çok izleyince geçiyor yani, ohh iyi, en azından tedavisi var :) :) Dediğin gibi herşeyden biraz var, SJS Misa'dakinden daha beter durumda, Misa'da hiç değilse asilik yapıp sinirini çıkarıyordu burda o da yok (çok üzülüyorum bu çocuğa :) )
    Tarihi kısımlarda yine Korelilere özgü güzel bir tanıtım yapmışlar, prensesin geldiği dönemi tek tek anlatıyorlar. Sırf Topkapı sarayında yaşamış padişahları say desen sayamam ama dizide geçen 3 krallık dönemini anlatırım :S Bu bakımdan çok imreniyorum Kore dizilerine, yeni kuşağa alttan alttan mesaj vermesini iyi beceriyorlar, umarım sende beğenirsin :)

    YanıtlaSil
  3. vaaay, valla ben de hep özenmişimdir böyle tarihi romantik hikayelerin içinde güzel bir şekilde öğreten yabancı yapımlara. rose of versailles'ı izlemiş miydin? sayesinde fransız tarihi öğrenmiştim yav :P ahh ah, bizdeyse sadece hürrem'in entrikaları, o bile yarım yamalak :P

    bu arada kötü haber: maalesef çok izleyince geçmiyor :/ bende geçmedi en azından, o kadar dizisini-filmini izledim ama hâlâ song joong ki'ye melül melül bakıyorum, ortaokullu kızlara döndüm, haha :D :D

    YanıtlaSil
  4. Lady Oscar izlenmez mi hiç, o saç kıvrımları candy'de bile yoktu, hala gözümün önünden gitmiyor :)
    SJS işi yaş o zaman :D ortaokuldayken brat pitt var diye kimseye bakmazdım, lisede james hetfield, yaş otuz oldu nerdeyse bu seferde SJS başımı yakacak :S
    NOT: yukarıda öyle bir anlatmışım ki saray dizisi havası vermişim hemen düzeltiyorum :) prenses modern dünyaya düşünce, kimse onun prenses olduğuna inanmıyor haliyle, o da ıspatlamak için geçmişten bir sürü ayrıntı veriyor, müzeye bile gidiyorlar bir yerde... ama ilk 2 bölüm dışında sarayda geçen bir bölüm yok :)

    YanıtlaSil
  5. [...] hakkında daha geniş bilgi ve linkler için şu yazıma bir göz atın derim. Thousand Years of Love (SBS, Mart [...]

    YanıtlaSil
  6. [...] Ji Sub dizileri de var bunu bilesiniz Misa’yı çok sevmeme rağmen dramda en çok sevdiğim Thousand Years Of Love’dır ki bu diziden bahsederek misyonumu çok önceden [...]

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...